Doğum haritalarımızda ufuk çizgisi (Kuzey ve Güney Yarımküre) ile meridyen çizgileri (Doğu ve Batı Yarımküre) haritayı dört parçaya bölen ve haritanın iskeletini oluşturan temel yapılardır. Ufuk çizgisinin doğu ucu Yükselen (ASC) ve batı ucu Alçalan (DC) olarak tanımlanırken, Güney Yarımküre’nin tam ortasında bulunan meridyen çizgisinin ucu Başucu (MC) ve Kuzey Yarımküre’nin tam ortasında bulunan meridyen çizgisinin ucu ise Ayakucu (IC) olarak adlandırılır.

Yükselen (Ascendant-ASC) – Alçalan (Descendant-DC)

Hayat doğumdan çok önce var olsa da, hayatın başlangıcını belirleyen doğumdur. Doğum ayrılık, bağımsızlık ve bireyselliğimizi kabul eder ve ilahi ve seküler dünyalar arasındaki geçişi sağlar. Astrolojide doğum yükselenle temsil edilir. Yükselendeki herhangi bir gezegen bir doğum hikayesi veya bir aile hikayesi anlatabilir. Yükselen benliğin kabuğunu dünyaya nasıl açtığımızdır. Aynı zamanda her yaşam geçişinde uyanan bir temadır, çünkü sürekli olarak dünyaya bu arketipik mercekten bakarız. Yükselen, tüm benliği çabuk ve kendiliğinden ifade eder. Dolayısıyla, kişinin tamamen işlevsel, dinamik bir birey olması yolunda oldukça önemlidir.

Hayata nasıl yaklaştığımızı Yükselen’imiz karakterize ederken, hayattan aldığımız şey ise Yükselen’imizin zıttı, Alçalan’da, ilişkiye açılan kapıda bulunur. Alçalan genellikle sessiz, gölgeli veya yabancı olan olarak görülür. Alçalan ‘öteki’yi temsil eder, genellikle bir anlaşma veya taahhütle ilişkili olduğumuz bizimle eşit olan bir kişi veya kavramdır. Bununla birlikte ‘öteki’, içsel benliğin fazla belirgin olmayan yönlerini, öğrenmemiz gereken kişilik özellikleri ve ortaya çıkmaya çalışan nitelikleri de işaret edebilir.

Yükselen niteliklerimizle tanımlanmaya daha meyilli olduğumuz için, Alçalan tarafından tanımlanan zıt niteliklerin güvenli limanını, bizi cezbeden veya bir çekim hissettiğimiz kişilerle bulabiliriz.

Yükselenimiz şunları sembolize eder;

Bireysel ufkumuzu veya bakış açımızı, dünya tarafından algılanma, tanışma veya karşılanma şeklimizi. Her türlü başlangıç ​​için yaklaşımımızı; yeni deneyimlere giriş biçimimizi. Kendi imajımızı, kendimizi nasıl sunduğumuzu ve kişiliğimizi nasıl yansıttığımızı. Kişiliğimizi ve kendimizi ayrı tutmak için kullandığımız maskeleri. Kendimizi nasıl savunabileceğimizi. Canlılığı nasıl deneyimlediğimizi ve chi yaşam gücümüzü, beden imgesi, şekli ve hareketi nasıl ifade ettiğimizi.

Alçalanımız şunları sembolize eder;

Başkalarının aynasına yansıyan kimliğimizi. Başkalarında ve ilişkilerimizde aradığımız nitelikleri. Ortaklarımız, evliliğimiz veya hayatımızdaki başkaları tarafından yansıtılan gölge nitelikler; bizim tarafımızdan görülen ve sıklıkla bizim tarafımızdan bilinçli yaşamı reddeden niteliklerini. Diğer eşit kişi: yakın çalışanlar, yakın arkadaşlar, hayat ortaklarını. Ortaklıkları; kişisel veya iş ortaklarını. Birebir sözleşme veya taahhütlü ilişkileri.

Başucu, Kader Noktası (Medium Coeli-MC) – Ayakucu (Imum Coeli-IC)

Yükselen-Alçalan’ın yatay ekseni yan yana olmayı, “ben” ile “öteki” arasında eşit ilişkiler olduğunu gösterirken, MC-IC’nin dikey doğası, üst ve alt yani hiyerarşi ve otoriteyi temsil eder. Bu eksen boyunca bir güç farkı vardır. IC özel alan, MC ise kamusal alandır. Bu hat haritanın omurgası gibidir ve tüm burçları destekler. IC en altta, içgüdüsel benliğe, karma astrolojide bardoda verilen kararlara ve ailesel gen havuzuna dayanırken, MC en üsttedir ve genel olarak dünyaya açılır.

IC, aile güvenliğini ve iç güvenliğin temel ilkelerini açıklar. Bu nedenle IC, bizi güvence altına almaya yardımcı olan şeyleri, nasıl güvende ve sevildiğimizi hissettiğimizi sembolize eder. IC’nin yöneticisi güvenli ellerde hissetmek için iç gücü geliştirmede, hem rehber hem de bir kaynaktır. IC’deki gezegenler, barınma ve koruma duygumuzu şekillendiren iç güçlerdir. Dış gezegenler IC ile kavuştuğunda, ailesel ve kişiselin ötesindeki kuvvetlerin güvenlik sistemlerimiz üzerinde bir etkisi vardır.

MC dünyada devam eden bir yoldur. MC bizim hayat amacımıza giderken potansiyelimizi çıkaracağımız en üst noktayı temsil eder. Adeta kader noktamızdır. Hayat amacımız, sadece profesyonel bir işe sahip olmak anlamına gelmez. MC, kalıtsal getiriler ve sosyal fırsatlardan etkilenen IC’nin demirlediği dünyada, ruhun yeminidir. Astroloji, burada bulunan takımyıldızları, kavuştuğu sabit yıldızları analiz ederek bu eksenin potansiyelini en üst düzeye çıkarmamıza yardımcı olur. Çocukken bile büyüdüğümüzde olmak istediğimiz şeyin imajını taşırız. Bu gerçek bir imaj değil, kendi dünyamızda olabildiğince yaratıcı ve memnun olmak için ruhsal bir dürtüdür.

MC’miz şunları sembolize eder;

Sosyal kimliğimizi ve kamusal imajımızı; toplumun bizi nasıl gördüğünü. Dünyada ilişkilerimiz aracılığıyla verilen statü, itibar, onur ve unvanları. Hayatımızda başarmak için neyi arzulayabiliriz; en yüksek hedeflerimizi, kaderimizi veya beklentilerimizi. Topluma katkımızı. Meslek ya da dünyada olmayı düşündüğümüz şeyi; dünyevi arenada kariyer veya yaşamın seyrini. Yaşam amacımıza dair ebeveyn etkilerini. Dünyadaki meslek ve yolumuzu.

IC şunları sembolize eder;

Kalıtsal kimliğimizi veya öznel benliğimizi. Psikolojik köklerimizi. Kök ailemizden gelen ilkin güvenlik kalıpları. Kök karma. Aile ortamını; aile evimizin iklimini. Ebeveynlerden kalanları. Evde veya güvende hissettiğimiz yeri; ait olma duygusunu (veya ait olmama). İç güvenliğimizi.

Kaynaklar

1. Dharma Astroloji Temel Seviye ders notları.
2. Clark, B. Getting an Angle on the Axes of the Horoscope.
3. Edward Johndro and Charles Jayne corresponded and developed the concept of the Vertex. For an interesting insight into E. Johndro see Bill Meridian’s biography at http://uraniatrust.org/edward-johndro and “A Salute to our Heritage: What Makes a True Astrologer?” by Gavin Kent McClung, Dell Horoscope, June, 2000, 66-77.
4. Stephen Arroyo, Astrology, Karma & Transformation, CRCS Publications (Vancouver, WA: 1978), 211.
5. Howard Sasportas, ‘The Stages of Childhood’, from The Development of the Personality by Liz Greene and Howard Sasportas, Samuel Weiser, Inc. (York Beach, ME: 1987), 32-6.