Temel Karma Astroloji seviyesini bitiren sevgili öğrencim Yeliz Atıcı’nın yazısıdır.
Ne kadar çok ihtiyacımız var neşeye bu aralar hayatımızda. Herkesin bir şekilde bildiği, alıştığı düzen değişirken, adaptasyonlardan geçerken, eksik kaldı çok günlerimizden.
Hemen bir karamsarlık, bir karabulutlu yaşam hali kaplar olmaz mı hayatımızı neşe eksikken? Peki düşündünüz mü hiç hayatımıza ne neşe katar diye?
Ben düşündüm, sonucu küçük gibi görünen ama hayat yolumuzun sağlıklı gidebilmesi adına gerekli yegane temel taşlardı… Beni neşelendiren ilk şeyin sanat olduğunu söylemem garip olmazdı. Para kazanmak için yaptığım işim. Her çekimimden sonra eve geldiğimde işimi çok seviyorum dedirten olgu. (Evet ben bir fotoğrafçıyım ve çoğunlukla kadınlar ve çoçuklarla çalışıyorum ve bu yazıyı yazdığıma hiç şaşırmıyorum) Sokağa çıktığımda gördüğüm muhteşem mimari yapılar; anında içimdeki negatif her çeşit hissi alıp götüren, bir anda pozitif bakış açımın bir daha hiç gitmeyecekmişcesine, dünyada hiç sorun yokmuşcasına beni neşelendiren güzel yapılar…
Hobilerim dedim, çok seviyorum hepisini! Evet, hepsi sanatsal diyebilirim, suluboya, nakış, çiçek aranjmanı vs diye sayarak ama içlerinde spor da var! Aşırı neşe doluyorum paten kaydıkça, tenis oynadıkça.
Flört! Herkesle! Çünkü bence özünde kendini ifade etme yeteneği idi. Kendini bilmediğin, yeni tanıştığın birine olabildiğince kendin gibi ifade edebilme yetisi! Tam öyle tanıştık partnerimle de! Kendimi gerçekten olduğum gibi yansıttığım bir günde tanıştık, kendisi Aslan Güneşli benim Aslan Ay yerleşimimi kendine çok yakın görmüş olacak ki en çok ilk tanıştığımızdaki sevecen ve içten konuşmalarımın onu çok etkilediğini söyler.
Yalanım yok, çoçuklar da bana neşe katıyor, her ne kadar kendi çoçuğum olmasa da, yaptığım çekimlerde bire bir iletişim kurduğum çoçuklardan sonra hayat biraz daha eğlenceli bir yer oluyor. Genelde annelerden hep “çoçuklarla aran çok iyi!” cümlesini duyuyorum! Aman edeni neşeyi hayatıma çekebilme yetisini acaba diye düşündüm..
Bütün bunları düşünürken haritam bana tabiki de “helloooo buradayız 5. ev helloooo!!!” diye bağırıyordu! 5. Ev Neşe’nin evi! Aslan’ın, Güneş’in, Yaşam Enerjisinin!! Eğlencenin derler sonra, lakin neşe olunca eğlence de otomatik geliyor tabi öyle değil mi? Bize neşe getiren her şey! İşte bu noktada size yazdığım neşe ile ilgili paylaştığım her şey 5. Ev konusu. Yaratıcılık, hobiler, aşk hayatımız; flörtler! Kendini ifade edebilme becerisi, ama sahnede tek sen varken gibi! Çocuklar, onlarla olan ilişkiler, hamilelik… hepsi neşeyi bulduğumuz alanlarımız. Steven Forrest çok güzel özetler 5. Evi: Her yeni günü neşeyle bekleme, insanın içsel süreçlerinin ifade edildiğinin somut delili olabilecek yaratıcı çıkış noktalarının geliştirilmesi ve ilgi çekici yabancılarla ilk anda uyumlu ilişkiler oluşturma kapasitesi 5. evin başarılı uygulanmasıdır…
Peki nasıl mı neşeyi bulamaz, 5. evi iyi çalıştıramayız? Bir hazza takılıp kalırsak. Bir günlük sarhoş eğlence ile her gün sarhoş olmak arasındaki fark gibi. Denge her zamanki nokta. Mutluluk, Neşe, Eğlence zıtları varlarken anlamlılar. Gülerken bile fazlası çenemizin ağrımasına, yüz kaslarımızın kasılıp kalmasına neden olurken arada bir durmayı, dinlenmeyi, beklemeyi yapmamayı düşünmemek olmaz. Steven Forrest yine bunu “5. evimizde etkin olan burçlar ve gezegenler neşeyi koruma formüllerini sağlarlar. Bazısı bedensel, bazısı akla dayanan, bazısı bütünüyle ruhsal, belirli bir zevk kapsamını sembolize ederler. Hepsinin tadını çıkarmayı öğrenin. Bir tanesinden çok fazla istemeye karşı tetikte olun. Tümünü yaparsanız öldüğünüz anda bile yüzünüzdeki gülümsemeyi hiçbir şey silemez. Bu küçücük neşe çizgileri burnunuzun ve gözleriniz kadar yüzünüzünde bir parçası olurlar.”
Beni sorarsanız, benim 5. evim akreple güzel bir başlangıç yapıyor kendisi Satürn ve Venüs ile taçlı. Devamında Yay’da Uranüs’üm el sallıyor, hadi kalk gidiyoruz diye. Derin Venüs’üm, Ay’ım Aslan olması ile neşeyle üretmemi sağlıyor. Bence alıştık birbirimize, kendimizce yöntemlerimiz var. Sonuçta Satürn’ün kızıyım, bir Güneş Oğlak olarak neşeyi bile ciddiye alıyorum bazen doğrudur; zaten Satürn’üm de 5. evimde, kendisi bu alanda beni disipline ederken çok zorlandım diyemem, belki de hepsi duygularımı yöneten Aslanın gücünden de gelmiş olabilir. Sonuçta harita bir bütün (!) ama her alanda en önemli şey dengeyi bulanabilmek değil mi? Dengeyi bulabilme yolunda bile dengeli olmak gerekirken… Tamam o zaman bir sonrakine de 7. evi anlatalım!! O zamana kadar Neşenizle kalın ve kendi 5. evlerinize bir bakın!!
Yeliz Atıcı
Kaynaklar: Forrest, Steven. İçinizdeki Gökyüzü. 3. Baskı, 2019, Barış İlhan Yayınevi.
0 Yorum